Gönüllülüğün Bireylere ve Topluma Olan Katkıları

15 Aralık 17

1985 yılında Birleşmiş Milletlerin aldığı karar doğrultusunda gönüllü çalışmaları ve faydalarını dünya çapında duyurmak ve gönüllü programlara katılımı arttırmak amacıyla 5 Aralık, Dünya Gönüllüler Günü olarak kutlanmaktadır. Bu önemli günde gönüllülüğün tanıtılması, yaygınlaştırılması, desteklenmesi, teşvik edilmesi ve böylece; bireyleri, yaşadıkları topluma karşı daha sorumlu olmaya, bir arada hareket etmeye ve gönüllü olmaya yönlendirmek için; bilgi ve tecrübelerin paylaşıldığı, gönüllü çalışmaların teşvik ve takdir edildiği çeşitli etkinlikler ve kutlamalar yapılmaktadır.

Dünya Gönüllüler Günü’nün önemi esasen gönüllülük faaliyetlerinin öneminden gelmektedir. Günümüz dünyasında gönüllülük faaliyetleri önemini her geçen gün daha da artırmaktadır. Peki gönüllük kavramı neden önemlidir ve daha önemlisi topluma ve bireylere katkıları nelerdir?

Gönüllü etkinlikleri normal şartlar altında etkileşime girmeyecek grupları bir araya getirir. Toplumsal birlik farklı sosyo-ekonomik grupların arasındaki mantalite uçurumunun azalması ile güçlenebilir. Bu güçlenen bağlar sayesinde insanların bulundukları topluma olan aidiyet hisleri artar. Bütün iletişim yöntemleri parmaklarının ucunda olmasına rağmen insanoğlu artık her zamankinden daha yalnız bir durumda. 2010 AARP raporuna göre yalnızlık hissi bugüne kadarki en yüksek seviyede ve her 3 kişiden 1’i kendisini yalnız olarak tanımlıyor. Online bağlantılar halihazırda mevcut ilişkiler için kullanışlı bir yol olsa bile yeni ilişkiler kurmada kullanıldığı zaman kalıcı bir etkiye sahip olmuyor. Gönüllülük esasında çalışan kişiler hem takım arkadaşlarıyla hem de servis verdikleri kişilerle güçlü ve uzun süre devam eden bağlar sağlamaktalar. Aile bireyleri ile birlikte yapılan gönüllülük aktiviteleri ise aile bireyleri arasındaki bağların ve kendini ifade yeteneğinin güçlenmesi ile sonuçlanmaktadır.

Gönüllü faaliyetler daha iyi bir kariyer sahibi olmanız konusunda da size yardımcı olur. Gönüllülük yapan kişilerin çoğunluğu yapmayanlara göre daha iyi işler bulmaktadır, bunun sebebi gönüllülük faaliyetlerinde bulunurlarken başka insanlarla bağlantı kurmalarıdır. Zayıf bağlar olarak adlandırılan kavrama göre sosyal bağları çok fazla olmayan kişiler iş imkân ve bilgilerinden uzak kalmaktadırlar. Gönüllüler faaliyetler esnasında kurdukları bağlar sayesinde daha fazla bilgi akışına maruz kalmakta ve imkanlardan haberdar olmaktadırlar.

Gönüllülük çalışmalarına vakit ayıran kişilerin daha mutlu ve daha sağlıklı oldukları gözlemlenmiştir. Özellikle daha ileri yaşlardaki kişiler için gönüllülük faaliyetlerinin sportif aktivitelerinden daha etkili olduğu bilinmektedir. Gönüllülük yapan yaşı ilerlemiş kişilerin fiziksel olarak daha dayanıklı ve zinde oldukları tespit edilmiştir. Yine de gönüllülük yapan yaşlıların çoğunluğu gençliğinde de bu aktiviteyi yapanlardan oluşmaktadır. Bu da gönüllülük yapanların daha uzun yaşadığını göstermektedir.

Gönüllülük içinde bulunduğunuz toplum için de iyidir. Birçok kurum ve özel bir amaca hizmet eden kuruluşlar başarılı olabilmek için gönüllü hizmetlerine ihtiyaç duymaktadır. Aslında özellikle müzeler, sosyal hizmet kuruluşları, inanç kaynakları; kurum çalışanlarından çok gönüllülerin yardımları ile hedeflerine ulaşmaktadır. Kurumların esas amaçları topluma fayda sağlamaktır ve devletlerin eksik kaldıkları konularda gereken adımları atıp ihtiyaçlar dahilinde servis vermeyi kendilerine şiar edinmeleri gerekmektedir. Bu tür faaliyetler sayesinde toplum için yapılan faydalı işler günden güne artmakta ve daha çok insan bu servislerden faydalanmaktadır.

Gönüllülük insanlara amaçları doğrultusunda çalışma imkânı verir. İnsanların bir amaç için çaba gösterdiklerinde psikolojik olarak daha iyi hissettikleri ve bununda sağlıklarına yansıdığı görülmektedir. Gönüllülüğün temelinde yapılan işten ödeme almamak vardır. Bu sebeple insanlar inandıkları ve bağlı oldukları konuları seçip, o amaçlar dahilinde servis vermektedirler. Anlamlı buldukları konularda çalışmak insanları motive eder ve yaptıkları işi daha iyi bir hale getirmek için ellerinden gelenin en iyisini yaparlar.

Eğer bir sosyal sorumluluk projesinde yer alan birisine bu faaliyetin ardından nasıl hissettiğini sorarsanız alacağınız cevap büyük ihtimalle harika olacaktır. Moral ve motivasyonlarının yüksek olmasının nedeni bir takımın işe yarayan bir parçası olduklarını hissetmeleri ya da bir fark yarattıklarını düşünmeleridir.

Sosyal sorumluluk projelerinde çabalarımızın neticesinde gerçekten bir değişim yaratıp başka toplulukları da iyi bir şekilde etkileyebileceğine tanık olabiliriz. Çünkü başkalarına zaman ve kaynaklarımızı vererek; kendimizden bir şeyler katabilme imkanına sahip oluruz.

Tüm bunlar ve benzeri sebeplerden dolayı gönüllülük kavramı önem sıralamasında başta gelenler arasındadır. Gönüllük faaliyetleri hem size hem topluma fayda getirmektedir. Bu sebeple sizde gönüllü olun ve değişime katkı sağlayın.